KAFKASYA HALKLARI HAKKINDA KISA BİLGİLER
www.gurcu.org : “Kafkas” veya “Kafkasyalı” diye bir halk veya ulus yoktur arkadaşlar. Kafkasya geniş bir coğrafyanın adı olup konum itibarıyla doğal sınırları olan Karadeniz ile Hazar Denizi arasında yer alır ve adını Kafkas Sıradağlarından alır. Kafkas Sıradağları da “Büyük Kafkas Sıradağları” ve “Küçük Kafkas Sıradağları” diye ikiye ayrılır. Büyük Kafkas Sıradağları’nın en yüksek zirveleri Kuzey Kafkasya’daki Elbruz Dağı ve Gürcistan’daki Kazbegi Dağıdır. Büyük Kafkasların güneyinde ise ana kütleden ayrılan ve Küçük Kafkaslar adı verilen sıradağlar uzanır. Küçük Kafkaslar Karadeniz’den başlar, Türkiye sınırlarından İran’a doğru güneydoğu yönünde ilerler. Türkiye’deki Ağrı Dağı Küçük Kafkasların en yüksek noktasıdır. Küçük Kafkas dağları yani Güney Kafkas dağları birçok parçadan meydana gelmekte olup esasen bazı ana kütlelerden oluştuğu söylenebilir: Batum ile Mtkvari’nin (Kura) yukarı kesimleri arasındaki yani Batum-Borcomi tarafları arasındaki Açara-İmereti Dağları, Mtkvari’nin yukarısı kesimi ile Tiflis arasındaki Trialeti Dağları ve Savsark dağları denen dağ silsilesidir. Büyük Kafkas Dağlarının kuzey taraflarına Kuzey Kafkasya, güneyine de Güney Kafkasya denir. Kafkasya kocaman bir coğrafyanın adı olup çeşitli milletlerin ve çok sayıda küçük, hatta çok küçük halkın yaşadığı bir yerdir. Kafkasya’da kaç dil konuşulduğu bile belli değildir. Büyük Kafkas Sıradağlarının kuzeyinde kalan bölge yani Kuzey Kafkasya’nın tamamı Rusya Federasyonu içindedir ve bu dağlar Rusya Federasyonu’nun Gürcistan ve Azerbaycan’la olan sınırını belirler. Kuzey Kafkasya’da Rusya’ya bağlı çeşitli özerk cumhuriyetler ve büyük-küçük onlarca halk yaşamaktadır. Güney Kafkasya’da ise üç bağımsız devlet vardır: Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan. Türkiye’nin Artvin-Ardahan-Kars-Ağrı tarafları da Güney Kafkasya sınırları içerisinde sayılır. Dolayısıyla hem Kuzey Kafkasya hem de Güney Kafkasya bölgesinde yaşayanların tamamı “Kafkasyalıdır”. Ancak Kafkasyalı bir milletin veya ırkın değil bölgenin adıdır. Peki, Kafkasya’da kimlerin yaşadığı hususunda bilgimiz var mı ya da bildiklerimiz ne kadar doğru? Bunun için biz de geleneğe uyalım ve Kuzey Kafkasya ve Güney Kafkasya’yı ayrı ele alalım. Önce bağımsız devletlerin olduğu, daha büyük halkların yaşadığı Güney Kafkasya’dan başlayalım, sonra da tamamı Rusya içinde olan Kuzey Kafkasya’dan söz edelim.
GÜNEY KAFKASYA
1.Gürcistan
Gürcistan halkı sadece Kafkasya’nın değil dünyanın en eski halklarından biridir. Binlerce yıllık geçmişi vardır. 2.700 senelik devlet geleneği, kendine has kültürü, yazılı eserleri, kendi alfabesi, yazını, sayısız tarihi eserleriyle Kafkasya’ya damgasını vurmuşlardır. Gürcistan coğrafyasında yaşayan hâkim ulus kendini Kartvel/Kartveli olarak tanımlar. Türkçede Gürcü terimi kullanılıyor. Gürcü kelimesi Türkçeye İranlıların dili olan Farsça’dan geçmiştir. Farça Kurc kelimesi Gürcü’ye dönüşmüştür. İranlılar tarih boyunca Gürcistan’a saldırıp istila etmeye çalıştılar ancak asla boyun eğdiremediklerinden o halk için kurt anlamına gelen “Kurc” kelimesini kullandılar, ülkeye de “Kurtlar ülkesi” dediler. İranlılara göre bu ülke boyun eğdirilemeyen kurtlar ülkesiydi. İşte Gürcü’nün manası buradan gelir ve Gürcistan boyun eğdirilemeyen “Kurtlar ülkesi” demektir. Gürcistan’da çeşitli tarihsel-etnografik bölgeler ve birbirine akraba ve aynı “Kartveluri” dil ailesinin üyesi halklar var. Bunlar; Kartlililer+Kakhetililer+İmeretililer+Megrel-Lazlar+Svanlar+Raça-Leçkhumililer+Meskhiler+Guria-Açaralılar+Pşav-Khevsurlar gibi gruplardır. Eski Abhazları da bu gruba dâhil etmemiz gerekir. Tüm bu sayılan bölge insanları bu coğrafyada tam 2.700 senedir beraber çeşitli devletleri birlikte kurdular. Gürcistan sınırları içerisinde, dışarıdan gelen işgalcilerin belli bölgelere hâkim olduğu dönemleri saymazsak, o coğrafyadaki eski devletlerin tamamını yukarıda sıraladığımız halk kurmuştu. O devletlerin sınırları da haliyle değişkendi, bazıları bugünkü Gürcistan’ın tamamını ve hatta daha da geniş bir alanı, bazıları ise Gürcistan’ın bir kısmını kapsıyordu. Tüm bu halklar birlikte bir tarihsel geçmişe ve ortak devlet bilincine sahip olduğu için “Ulus” düzeyine çok uzun zaman önce erişmişti. O coğrafyanın bu “Yerlileri” tarafından kurulan çeşitli krallıklar faklı dönemlerde farklı isimler taşımakta olup hepsi birbirinin devamı niteliğindeydi. Gürcistan coğrafyasındaki bazı eski krallıkları sıralayacak olursak; İberya Krallığı, Egrisi Krallığı (Yunanca Kolkheti), Egrisi-Lazeti/Lazika Krallığı, Egrisi-Abhaz/Apkhazeti, Tao-Klarceti Kurapalatlığı, Sakartvelo Krallığı (Birleşik Gürcistan Krallığı), İmereti Krallığı, Kartl-Kakheti Krallığı’nı sayabiliriz. Bugün kendi dilinde Kartvel diye bilinen Gürcistan halkının daha önce Abhaz, daha eskilerde ise Kolkh-Megrel-Laz, İberialı gibi çeşitli isimleri vardı ancak o isimler de bugünkü halkı ifade ediyordu. Gürcistan’ın kuzey sınırlarını binlerce senedir Kafkas Dağlarının zirvesi oluşturur. O Kafkas Dağları Gürcistan’ın kuzeyle olan tarihi ve doğal sınırıdır. Ancak bu sınır şu an Rusya tarafından ihlal edilmiştir… Bugün Gürcistan’da kullanılan ve dünyada yaşayan 14 alfabeden biri olan Kartuli anbani dediğimiz alfabeyi ve “Ortak yazı dilini” yukarıdaki halklar hep birlikte oluşturdular. O alfabenin ilk formu bundan tam 2.300 yıl önce Kral Parnavaz tarafından “Yaygınlaştırıldı”. Bu halklar, o tarihten beri ortak yazı-edebiyat dili geliştirdiler ve tüm eserlerini bu alfabeyi kullanarak verdiler. Dolayısıyla bugün Gürcistan’da kullanılan edebi dil Gürcüce ve alfabesi, yukarıda saydığımız çeşitli bölgelerin insanlarının ortak eseri ve mirasıdır. Ortak edebi dil dışında, her dilde olduğu gibi Gürcücenin çeşitli şiveleri vardır. Bu yüzden de edebi Gürcüce bilmeyen Türkiye’deki bir Gürcü, edebi dil konuşan Gürcistanlıları anlamakta güçlük çektiğinden şikâyet eder. Bununla birlikte; aynı Kartveluri dil ailesine mensup Svanca, Megrelce-Lazca da Gürcistan’da konuşma dili olarak kullanılmaktadır. Bugün Tiflis, Batum, Kutaisi gibi şehirlerde yaşayan Svanların ve Megrellerin sayısı Samegrelo ve Svaneti’de yaşayanlardan kat be kat fazladır. 2 Milyon nüfuslu Tiflis’in yarıya yakını Megrel-Laz’dır. Ancak siz Samegrelo’da veya Svaneti’de yerleşik bir tane Batumlu veya Kartli’liye rastlayamazsınız. Svaneti’de sadece 4 bin Svan yaşarken Gürcistan’ın çeşitli yerlerinde yaşayan Svanların sayısı belki 300 bin belki daha da fazladır. Yani tarih boyunca Kartli’den veya Başka yerlerden Batı Gürcistan bölgelerine yani Samegrelo ve diğer taraflara göç olduğunu söyleyenler doğruyu söylemiyor. Yukarıda belirttiğim gibi göç tam tersine olmuştur… Gürcistan’ın toplam nüfusu yaklaşık 3,8 milyondur.
Gürcistan Osetleri: 17. Yüzyıldan itibaren, Gürcistan’ın Kartli Bölgesine Gürcü feodal beylerin hizmetine girmek için memleketleri Kuzey Kafkasya’dan Osetler gelmeye başladı. Onlar Rus Kozaklarının baskısından güneye doğru geliyordu. Uzun yıllar Gürcü beylerinin emrinde çalıştılar. Rusya Gürcistan’i işgal ettikten sonra çeşitli planlarını devreye sokarak hem daha fazla Oset’i Kartli’ye yerleştirdi, hem onları ev sahiplerine karşı kışkırttı, 19. Yüzyılın sonlarında da Kartli’nin Tskhinvali kenti ve çevresine Ruslar Güney Osetya ismini verdi. Bugün burası Gürcistan’ın merkezinde sorunlu ve fiilen Gürcistan’dan ayrı bir bölge olmuştur. 1989 yılına gelindiğinde Tskhinvali çevresinin nüfusu 99 bindi bunun 68 bini Oset gerisi Gürcüydü. Bugün ise orada Gürcü bırakmadılar.
Abhazlar: Abhazya (Apkhazeti) Gürcistan’ın tarihi bir bölgesidir. Eski Abhazlar (Apkhazi) Gürcüdür, hatta bir dönem tüm Gürcülere Abhaz, Gürcistan’a da Abhazya denmiştir. Bugünkü Abhazya’da ise sonradan etnik ve demografik yapı değişti. Kuzey Kafkasya kökenli ve kendine Apsuva diyen Abaza kabileleri de 17. Yüzyıldan itibaren Büyük Kafkas Dağları’nın güneyine, Gürcistan’ın Abhazya (Apkhazeti) bölgesine indiler. Önceleri eski Gürcüler olan Abhaz (Apkhazi) beylerinin hizmetine girdiler. Tarihin akışı içerisinde orada sayıları çoğaldı ve Gürcüler o Abaza-Apsuvaları da eski Abhazlarla aynı şekilde tanımladı. Bu yeni Abhazlar eski Abhazlardan farklı olarak Apsuva+Megrel-Laz karışımı bir halk olarak ortaya çıktı. Abhazya hukuken Gürcistan toprağı fakat fiilen Gürcistan’dan ayrıdır. Ayrılıkçı yönetim Abhazya’nın 244 bin nüfusu olduğunu bunun 125 bininin Abaza-Apsuva olduğunu iddia ediyor fakat çeşitli kaynaklar Abaza nüfusunun 70 binde fazla olmadığını belirtiyor.
Ermeniler ve Azeriler: Gürcistan’da yaşayan Ermeni ve Azerilerin sayısı yüz binlerle ifade edilmektedir. Gürcistan vatandaşı Ermeniler, Azeriler (Aslında Karapapak-Terekeme) asırlardır Gürcistan’da bulunmalarına rağmen yukarıda saydığımız bölge insanlarının aksine Gürcü ulusundan sayılmazlar. Azerbaycanlılar Doğu Gürcistan’da Marneuli, Dmanisi gibi yerlerde (Borçalo) ve başkent Tiflis’de; Ermeniler ise Tiflis, Kvemo Kartli, Cavakheti’de yaşıyorlar. Cavakheti’de yaşayan Ermeniler 1915 olayları sonrasında Anadolu’dan sürülen Ermenilerin bir kısmıdır. Azeriler ve Ermeniler kendi kimliklerini, dillerini koruyor, kendi ibadethanelerine gidiyor, kendi okullarında eğitim alıyorlar ve kimse onlara Gürcüsünüz demiyor, hatta Gürcistan’da öyle bir durum var ki bunlar Gürcüyüz deseler bile Gürcüler bunu kabul etmez (Bunu sadece tespit olarak söylüyorum). Onlar elbette Gürcistan’ın saygın vatandaşlarıdır. Özellikle Azeriler her dönemde ülkelerine sahip de çıkmışlardır. Sovyet işgali sırasında oluşturdukları direniş birliği ve daha eskilerde Krtzanisi Savaşında Kral Erekle’nin zor durumdan kurtulmasına yaptıkları katkı bilinmektedir.
2.Azerbaycan
Azeriler: Kafkasya halkları arasında diğerlerine nazaran daha yeni bir halktır. Azeriler Kafkasya dışında İran’da da yaşıyorlar. Türkiye’de de Kars ve Ağrı çevrelerinde Azeriler yaşar. Kars ili de Kafkasya coğrafyası (Güney Kafkasya) içerisindedir. İran’ın kuzeybatısında yaşayan Azerilerin olduğu bölgeye Güney Azerbaycan deniyor. Kuzeyli Azerilerin yaşadığı bağımsız Azerbaycan ise Güney Kafkasya’nın doğu kesimlerini kapsıyor. Kafkasya’da yaşayan Azeriler Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bağımsız devlet oldular. 1918-1920 yıllarını saymazsak, daha öncesinde Azerbaycan diye bir devlet, hele ki güney ve kuzey Azerbaycanlıların birlikte bir devleti hiçbir zaman olmadı. 19. Yüzyılda Rusya o toprakları işgal etmeden önce, Azerbaycan’daki Türkçe konuşan halkların çeşitli küçük feodal beylikler olan hanlıkları vardı. Bu hanlıklar; Şeki, Karabağ, Kuba, Şirvan, Bakü, Nahçivan, Gence, Talış gibi bölgesel hanlıklardı. Rusya ile İran arasında 1828 yılında yapılan Türkmençay Antlaşmasından sonra bugünkü Azerbaycan topraklarının olduğu yerdeki hanlıklar Rusya egemenliği altına girdi. O tarihte Azerbaycan’da yaşayan Türklerin sayısı 600 bindi. O dönemde o halka Tatar diyorlardı. Azeri terimi Sovyetler Birliği kurulana kadar hiç yoktu. Buraya gelip yerleştikten sonra hiçbir zaman ortak ve tek bir devlet kuramadıkları için, çeşitli Türk kavimlerinin ortak etnik kimlik bilinci de yoktu. Sovyetler Birliği kurulana kadar, sadece güneydeki İran Azerbaycan’ına Azerbaycan deniyordu. Rus Çarlığının işgal ettiği topraklar olan ve Türklerin çoğunlukta olduğu Bakü, Elizavetpol (Gence) vilayetleri ve Zakatala okruguna Azerbaycan dediler. Bunun tek siyasi amacı vardı, o da İran Azerbaycan’ının kızıllaştırılarak Sovyetler Birliğine dâhil edilmesiydi. Halkına da Azerbaycanlı-Azeri dediler ki bu terim de daha önce bilinmeyen bir terimdi. Türkçe konuşan çeşitli halklar kendilerini boylarının isimleriyle tanımlıyordu. 1920’li yıllardan sonra Azeri terimi hızla yayıldı. 1988’de dünyadaki tüm Azerilerin nüfusunun 13,7 milyon olduğu söyleniyor. 1989’da Sovyet Azerbaycan’ının nüfusunun 6,8 milyon olduğu söyleniyor, bunun 5,8 milyonunu Azeriler oluşturuyordu. Azerbaycan’ın nüfusu 2017 verilerine göre 9,8 milyondur.
Udlar: Kafkasya’nın en eski etnik gruplarından biridir. Güney Kafkasya’da Azerbaycan ve Gürcistan’da yaşarlar. Azerbaycan’da Nici köyü ve eski adı Vartaşeni yeni adı Oğuz olan kasabada, Gürcistan’da ise Kvareli ilçesi Zinobiani köyünde yaşarlar. Gürcistan’daki Udlar (Udebi) 1920-1922 yılında Azerbaycan’dan Vartaşeni’den gelip yerleşti. Rusya’da yaşayan Udlar da var. Toplam sayıları 7-8 bin civarında olup çoğu Azerbaycan’da Nici köyünde yaşıyor. Bugünkü Azerbaycan coğrafyasında daha önceleri Albania veya Kafkas Albania’sı dediğimiz bir ülke vardı ve bu Udlar o eski Albania halkıydı. Doğrudan olmasa da o konuda veriler mevcuttur. Z. İampolski’ye göre milattan önce 1. Yüzyılda Albania’nın nüfusu 800 bin, 9. Yüzyılda ise 1 milyonun üzerindeydi. Hâkim nüfus Udlar olmakla beraber bu nüfusun içinde Albania’daki yabancı halklar (Hazarlar, Araplar, Oğuz Türkleri, Moğollar) da vardı. Bugün artık Albania yok ve o hâkim halkın (Udlar-Udebi) nüfusu da maksimum 8 bin kişidir. 7.-8.Yüzyıllarda buraya gelen Hazarların sayısı 12 bin kişiydi. 1025 yılında Azerbaycan coğrafyasına 40 bin Oğuz Türkü aile geldi. 1070 yılında Selçuklu Sultanı Alparslan Azerbaycan coğrafyasına geldiğinde 15 bin askeri vardı. Buradan yola çıkan bilim insanları bugünkü Azerbaycan’da Azerilerin içinde fiziksel özellik ve köken olarak eski Albanialıların soyundan gelenlerin (Udlar) sayısının, kökeni Türk olanlardan daha fazla olduğu sonucuna varıyorlar.
Khinaluglar: Azerbaycan’ın kuzey kesiminde Şahdağı’ında Dağıstanlı üç küçük halk yaşıyor. Bunlar; Khinaluglar, Kritzler ve Budukhlardır. Şahdağı grubu dedikleri bu halklar hakkında yazılı kaynaklar da kısıtlıdır. Dağlık Azerbaycan’ın en eski halklarındandırlar. Kafkasya Albania’sından kalma bir halktır. Bir internet sitesine göre 2 bin, başka bir internet sitesine göre 6 bin nüfusları var. Muhtemelen Azerbaycan düzlüklerine inen ve kimlikleri hiçbir zaman kabul edilmeyenler de bu sayıya dâhildir. Khinalug Köyü’nde yaşayanları dahi Azerbaycanlı diye kaydediyorlardı.
Kritzler: Bunlar hakkında bilimsel kaynak yoktur. Azerbaycan Şahdağı’nda yaşayan küçük bir gruptur. Onlara eskiden Cekler de deniyordu. Kritzlerin ortak bir etnik kimlik anlayışı da yoktur. Bu yüzden de yabancılara kendilerini köylerinin ismiyle tanıtırlar. Yazılı olmayan dilleri vardır. Bu dili konuşan 9 binden fazla insan var.
Budukhlar: Azerbaycan Şahdağı’nda yaşayan küçük bir gruptur. Birkaç ova köyünde de yaşarlar. Sovyet döneminde ayrı bir ulus olarak yazılmazlar, Azeri diye kaydedilirlerdi. Bugün toplam sayıları yaklaşık 3 bin kişidir.
Talişler: Güney Kafkasya’da Azerbaycan’ın güneydoğusundaki dağlık kesimde yaşayan en eski etnik gruplardan biridir. Azerbaycan’a sınır İran topraklarında da yaşarlar. Son tahminlere göre İran’da 100 bin Taliş yaşıyor. Azerbaycan’dakiler hakkında bir netlik yok. Onları Sovyet döneminde Azeri diye kayıt altına aldılar. 1989 istatistiklerine göre Talişlerin Azerbaycan’daki sayısı 21 bindi, 1999 yılında ise 68 bin. 10 yılda bu kadar artış düşünülemez. Dolayısıyla Azerbaycan yönetiminin onları 1989 yılında Azeri diye kaydettiği anlaşılıyor. Çeşitli internet sitelerine göre Azerbaycan’daki Talişlerin sayısı 200-250 bin arasındadır.
3.Ermenistan
Sadece Kafkasya’nın değil dünyanın da en eski halklarından biridir. En az 2500 yıllık tarihleri vardır. Ermeni ulusu Kafkasya ve Ön Asya’da oluştu. Ermenilerin yaşadığı toprakların coğrafi konumu ve etrafındaki ülkelerin (Roma, Bizans, Osmanlı İmp., İran gibi) güçlü olmasından dolayı Ermenistan tüm tarihi boyunca başka ülkelerin egemenliği altındaydı. Uzun bir süre de Gürcistan Krallığı hâkimiyeti altında kaldı. Gürcistan’a ve Azerbaycan’a komşudur Ermenistan. Daha eskilerde Azerbaycan’daki Albania ile komşuluk ilişkileri vardı. Bugün Ermenilerin devletleri var. Tarihte büyük devletlerin saldırıları sonucu sıkça ve dünyanın çeşitli bölgelerine Ermeni göçü oluyordu. Onların ilk büyük göçü bin yıl önce başladı. En büyük kayıpları, göç ve sürgünü ise 1915 yılında yaşadılar. Ekstrem Ermeni partisi “Taşnaksütyun”un I. Dünya Savaşı dönemindeki faaliyetleri buna neden oldu. Oysa Ermeniler o zamana kadar, asırlar boyunca Osmanlı ve İran’ın şımarık çocuğuydu. Mesela İran Şahı Abbas, Eçmiyazin’daki Ermeni kilise merkezine gidip bağışta bulunuyorken aynı Abbas Gürcistan’a defalarca saldırıp Hristiyan Gürcü din adamlarını kalelerden aşağı atıyordu. Başkalarına gösterilmeyen tolerans, başkalarına verilmeyen ayrıcalıklar asırlarca onlara verilmişti… 1914’den sonra ise Taşnaksütyun cemiyeti sadece Türkiye’den değil, Gürcistan’dan ve Azerbaycan’dan da toprak alacak ve bunun için her türlü teröre başvuracaktı ve programlarında da böyle yazıyordu. Öyle de yaptılar ama sonuç düşündükleri gibi olmadı. Sürgüne uğrayan Ermenilerin bir kısmını Gürcistan’ın Ahıska (Doğrusu Akhaltsikhe) ve Akhalkalaki bölgesine Gürcülerin arasına yani Samtskhe-Cavakheti’ye Ruslar yerleştirdi. Ermenistan’daki aşırı gruplar, Anadolu’dan sürülüp Ahıska-Akhalkalaki’ye yerleştirilen Ermenilerin yaşadığı o tarihi Gürcü toprakları için hak iddia etmeye başladılar. Erivan’da oturup yalan üretmeyi, Gürcistan’ın o ve başka bölgeleri sanki eskiden beri Ermeni toprağıymış gibi konuşmayı, yazıp çizmeyi ve hareket etmeyi hala sürdürüyorlar. Gürcistan ordusu başka cephelerde savaşırken, 1918 yılı aralık ayında Gürcistan’a arkadan saldırıp başkent Tiflis’i işgal etmeye kalktılar. Tiflis’e doğru ilerleyen Ermeni ordusunu Gürcü ordusu önce durdurdu sonra Ermenistan’a kadar kovaladı. Gürcü ordusu Ermenistan’ın başkenti Erivan’ı da ele geçirecekken İngiltere’nin baskısı üzerine durmak zorunda kaldı. Yıllar sonra, 2008 yılında Rusya-Gürcistan savaşı olduğunda da Ermenistan yine bunu fırsat bilip Gürcistan sınırına ordusunu yığdı. Ben şahsen, bir Ermeni yetkilinin “…Gürcistan’a saldırmak için bundan daha iyi fırsat mı olur, daha ne bekliyoruz” şeklindeki açıklamalarını dönemin çeşitli medya kuruluşlarında okudum. Abhazya’daki Ermenilerin oluşturduğu Bargamyan tugayının da 1990’larda Abhazya savaşında Gürcülere karşı oluşturulan Rus-Ayrılıkçı Abhaz-Kuzey Kafkasyalı-Lejyoner (Asyalı ve Avrupalı Lejyonerler) ittifakının yanında yer alıp özel olarak Gürcülere karşı yaptığı katliamları da unutmayacağız. Bugün Sakarya Hendek’te yaşayan bütün Gürcüler, 20. Yüzyılın başlarında Artvin’in Khatila vadisinden göç etmiş olup, Rus himayesindeki Ermeni çetelerinin saldırılarından usandıkları için yurtlarını terk ettiler. Oysa Ermeniler tarihin her döneminde Gürcülerden sadece iyilik görmüştür… Ermenilerin nüfusunu tam olarak bilmek çok zordur. Çeşitli verilere göre bu sayı 7 ila 10 milyon arasında değişmektedir. Ermenistan nüfusu ise 2,9 milyondur. Ermeniler bugün Gürcistan dâhil dünyanın birçok ülkesinde serbestçe yaşayıp kendi kiliselerini, okullarını ve diğer değerlerini korurken, Ermenistan’da ise başka halklara yaşam hakkı tanınmıyor. Sadece 90’lı yıllardan itibaren oradan zorla göç ettirilen başta Azeriler ve başka halklardan insanların sayısı 200 binden fazladır. Bugün Ermenistan’da Ermeni olmayan nüfus sadece 80 bin kişi olup onlar da hükümetin baskısı altındadır. Bu azınlıkların hiçbiri bir arada yaşamayıp çeşitli yerlere dağılmıştır. Ermenistan’da Asuriler, Beyaz Ruslar, Gürcüler, Almanlar, Rumlar, Yahudiler, Kürtler, Lehler, Ruslar, Malakanlar, Ukraynalılar ve Yezidiler milli azınlıklar olarak adlandırılıyor. Ulusal azınlıklar nüfusun yüzde üçünü teşkil ediyor.
KUZEY KAFKASYA HALKLARI
1-Abazalar. Rusya Federasyonu içinde, Kuzey Kafkasya’nın batısında Karaçay-Çerkes Özerk Cumhuriyeti’nde yaşarlar. Nüfusları 27 bin kişidir. Bunun dışında, Adige Özerk Cumhuriyeti’nin doğusunda Nogay Türklerinin köylerinde ve Çerkes köylerinde de yaşarlar. Eskiden yazılı dilleri yoktu. İlk alfabeleri 1932’de Latin esaslı olarak oluşturuldu. 1939 yılında ise o terkedilip Rusça esaslı alfabeye geçildi. Abaza dilinde ilk gazete 1938 yılında çıkmıştır. Batı Adigeleri “Abaza” etnonimini bilmezdi. Adigeler onlara başka isimlerle hitap ederdi. Şapsığlara göre; Abazalar Karadeniz kıyısında Abhazlar (Apkhazi) ile Ubıhlar arasında yaşıyorlardı, Abhazlara dahil değillerdi fakat yakındılar. Şapsığlar Abazalara “Azukh” diye hitap ediyordu.
2-Adigeler (Adiğe). 1989 verilerine göre Rusya Federasyonu’nda Kuzey Kafkasya’nın batısında 130 bin Adige yaşıyor. Adigelerin çoğu Türkiye ve çeşitli Ortadoğu ülkelerinde yaşamaktadır.
3-Kabardeyler. Kuzey Kafkasya’nın orta kesiminde yaşarlar. Kabardeyler de Adige halkıdır. Onlar kendine “Keberdey” de diyor. 1989 verilerine göre Rusya Federasyonu’nda 386 bin Kabardey yaşıyordu. Çoğu Kabardey-Balkar Özerk Cumhuriyeti’nde yaşar. Bır kısmı Adige Cumhuriyeti’nde yaşar.
4.Çerkesler. Adige halkıdır. Rusya Federasyonu’nda 58 bin Çerkes yaşar. Bunların 40 bini Adigey-Çerkes Cumhuriyeti’nde yaşar. Çok eskiden beri Çerkeslerin ataları kendilerine Adigey derdi. Adigeyler (Adige), Kabardeyler ve Çerkesler bugün de kendilerine Adigey derler. Onlar Rusya dışında Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde yaşıyorlar. “Çerkes” terimi “Kerket” etnoniminden gelir. Eski Yunan seyyah ve yazarları Karadeniz’in kuzey doğu kıyılarında yaşayan Adige halkına Kerket diyorlardı.
5.İnguşlar. Kendilerine Ğalğai derler. İnguşlar, İnguşeti-İnguşetya yani Rusya Federasyonu İnguş Özerk Cumhuriyeti halkıdır. 1989 verilerine göre Rusya Federasyonu’nda 215 bin İnguş yaşamakta olup bunların 164 bini İnguşetya’da, 32 bini Osetya’da yaşıyordu. Kazakistan’da yaklaşık 20 bin İnguş yaşamaktadır. Gürcülere en yakın ve her zaman dost Kuzey Kafkas halkıdır. 2002 verilerine göre Rusya Federasyonu’nda 412 bin İnguş yaşıyor. İnguşlar Çeçenlerle akrabadır. İnguş ve Çeçen dilleri İbero Kafkas dil ailesinde Vaynakh dilleri grubundadır. Gürcü tarihi kaynaklarında İnguşlar’dan “Ğliğvebi” olarak da söz edilir. İnuşlara komşu olan dağlı Gürcüler onlara “Kisti” de diyordu fakat “Kisti” terimi Çeçenleri de ifade etmekteydi. İnguş terimi ise 18. Yüzyılda ortaya çıktı.
6.Karaçaylar. Kuzey Kafkasya’nın Türkçe konuşan halklarından biridir. Yine bir Türk halkı olan Balkarlar onların en yakın akrabalarıdır. Onlar dağ tepelerinin ortalarında yaşıyorlar. Karaçaylar ve Balkarlar Elbruz Dağı çevresinde yaşamaktadır. Elbruz, Büyük Kafkas Dağları’nın en yüksek zirvesidir (Rakım: 5642 m). Bu dağ, tabiri caizse nerdeyse aynı dili konuşan halkı birbirinden ayırmaktadır. Batı yakasında Karaçaylar yaşıyor, doğu yakasında Balkarlar. Verilere göre 1980’li yılların sonunda Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nde 110 bin Karaçay Türkü yaşıyordu. Tüm SSCB’deki Karaçayların sayısı 131 bin idi. Bugün Rusya Federasyonu sınırları içinde 150 binden fazla Karaçay yaşıyor (130 bini Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nde)
7.Balkarlar. Karaçaylara akraba Türkçe konuşan bir halktır. Büyük Kafkas Dağları’nı kuzeyindeki yamaçlarda Kuzey Kafkasya’nın orta kesiminde yaşarlar. Bilim insanları Balkarlar ve Karaçayların aynı dili konuştuğunu söylemektedir. Onları Karaçaylardan ayıran aradaki Elbruz Dağı’dır. 80’li yılların sonunda Kabardey-Balkar Özerk Cumhuriyeti’nde 60 bin Balkar yaşıyordu, tüm Sovyetlerde ise 66 bin. Bugünkü sayıları 80 binin üzerindedir.
8.Çeçenler. Kendilerine Nokhço veya Nokhçi derler. Ruslar ve başka uluslar onları Çeçen, Nogaylar “Şeşen”, Osetler “Tsatsainag”, Dağıstanlıların bir kısmı “Butural” olarak tanır. Gürcülere göre ise Çeçenler İnguşlarla birlikte “Kisti” olarak anılıyordu. Fakat Gürcü kaynaklarında Çeçenler başka isimle de anılıyor. 14. Yüzyılda bir Gürcü kaynağında onlar “Nokhço” olarak yazılmıştır. Daha sonra Gürcü kaynaklarında bir dönem Çeçenistan Durdzuketi (დურძუკეთი), halkı da Kisti yerine Durdzuki (დურზუკი) olarak anılır. Moğol saldırılarına karşı Gürcistan Kraliçesi Rusudan’ın, başka Kuzey Kafkasyalı dağlılarla birlikte bu Durdzuki halkını da savaşta kullandığı yazmaktadır. Bu terim 18. Yüzyıla kadar biliniyor. Çeçen egzoetnonimi Rusça, Gürcüce dilinde ve kaynaklarında aynı dönemde, 18. Yüzyılda ortaya çıkmıştır. 1989 verilerine göre Rusya Federasyonu’nda 899 bin Çeçen Yaşıyordu. Çeçenlerin toplam nüfusunun 957 bin olduğunu söylüyorlar. Çeçenistan dışında Dağıstan, Stavrapol ve başka yerlerde de yaşıyorlar.
9.Osetler. Kuzey Kafkasya’nın orta kesiminde yaşarlar. Onlar kendilerine İron ve Digoron der. Gerçeği söylemek gerekirse Osetlerin 20. Yüzyıla kadar kendilerine verdiği ortak bir isim yoktu. Osetya’nın doğusundakiler kendilerine İron, batısındakiler Digoron diyordu. Bu tabii ki komşularının onları iki ayrı halk olarak gördüğü anlamına gelmiyor. Dilleri İran dil ailesindendir. “Osi” veya “Os” etnonimini ve ülkelerinin adı “Oseti” yani “Osetya” terimleri bu şekilde bilinmiyordu. Bu terimler Gürcüce’ den önce Rusçaya, oradan da başka dillere geçti. Onları “Os” ismiyle Gürcülerden başka kimse tanımıyordu. Osetler antik çağ kaynaklarında Kuzey Kafkasya steplerinde yaşayan Alanlar’dan kalan bir halk olarak kabul ediliyor, ancak; bilimsel kaynakların ifade ettiğine göre Osetler Alanların doğrudan soyu değildir. Oset halkı Kuzey Kafkasya dağlarında, 13. Yüzyıldan sonra, yerel Kafkasyalı halkla karışmalarından sonra oluştu. Kafkasya halkları Osetleri çeşitli isimlerle tanıyor. Örneğin Kabardeyler “Keşukhe”, Abazalar “Asatin”, Karaçaylar “Tegeili”, İnguş ve Çeçenler “Khiri” diye tanıyor. Alan ve As etnonimlerinin farklı halkların etnonimlerinde kendini göstermesi dikkat çekicidir. Batı Gürcistan halkı Alan diye bugünkü Karaçaylara hitap etmektedir, Osetlerin kendileri ise Asiag (Asin) diye Balkarlara hitap ediyorlar. Rusya Federasyonu içerisinde yaşayan 402 bin Oset’in 335 bini Osetya’da (Kuzey Kafkasya’dadır) yaşıyor.
10.Avarlar (Khundz). Dağıstan halkları arasındaki en kalabalık gruptur. 2002 verilerine göre Rusya Federasyonu içerisinde 758 bin Avar yaşıyor, bunların 613 bini Dağıstan’da bulunuyordu. Gürcüler bu halka Khundzebi (ხუნძები) diyor. 1926 yılındaki sayıları 177 bindi, yani 80 yıl içerisinde sayıları büyük artış gösterdi.
11.Dargular. Orta Dağıstan dağlarında ve dağ eteklerinde yaşıyorlar. Kendilerine Dargan veya Dargant diyorlar. Dağıstan’ın orta kesimi haricinde ovalarda da yaşıyorlar. Sovyet döneminde Dargularla konsolidasyon amacıyla Kubaçeller ve Khaidakelleri de nüfusa Dargu olarak kaydediyorlardı ancak onlar etnik kimliklerini ve dillerini yine de korudu. 2001 verilerine göre Darguların nüfusu 357 bin kişi olup bunların 108 bini şehirlerde yaşıyor. Dargula Dağıstan dışında da yaşıyor. Dargu dili Dağıstan’daki yazılı dillerden biridir ve birkaç diyalektten oluşur. Alfabesi Rus alfabesi esas alınarak Sovyet döneminde oluşturuldu. Diyalektleri birbirinden o kadar farklı ki tıpkı Avarlar da olduğu gibi faklı diyalektleri konuşan Dargular birbirleriyle konuşurken sıkça Rusça’ya geçip Rusça konuşuyorlar.
12.Lezgiler. Dağıstan’ın en eski halklarından biridir. Dağıstan dışında komşu Azerbaycan’da da yoğun olarak yaşıyorlar. Son yılların verilerine göre Dağıstan’da 204 bin, Dağıstan dahil tüm Rusya’da 257 bin Lezgi yaşıyor. Azerbaycan’daki Lezgilerin nüfusu 172 bin kişidir. Kazakistan’da 14 bin, Türkmenistan’da 10 bin Lezgi yaşıyor. Toplam Lezgi nüfusu 466 bin kişidir. Diğer Dağıstanlılar Lezgilere Akhtakuralal diye hitap ediyor. 19. Yüzyıl Rus kaynaklarında Lezgilerden Kiurinler diye söz ediliyor.
13. Laklar. Dağıstan’ın yerli halklarından biridir. Eskiden onlar Kazikumuk olarak adlandırılırdı. Kazikumuklar kendilerine Lak diyor. Komşu Avarlar onlara Dumali, Dargular Vulugan Lezgile ise İakhulvis diyor. 1989 verilerine göre nüfusları 118 bin kişi olup bunun 91 bini Dağıstan’a yaşıyor. Dilleri birbirinden çok farklı olmayan birkaç diyalekte ayrılır. Yazılı dilleri vardır ve Kumuk diyalektini esas alır. Bazı bilim insanları Lakları eski Gürcü ve Ermeni kaynaklarındaki Lekler (Lekebi) ile ilişkilendiriyorlar. Oysa Gürcüler bu Laklara değil, Dağıstan halklarının neredeyse tamamına Lek-Lekebi diyordu.
14.Kumuklar. Kuzey Kafkasya’nın Türk dili konuşan en kalabalık halkıdır. Dağıstan’ın dağ eteklerinde ve Kumuk düzlüklerinde yaşarlar. Dağıstan nüfusunun %13’ünü oluştururlar. 1989 verilerine göre toplam sayıları 282 bindir. Günümüzdeki sayıları 350 binden fazla olup 280 bini Dağıstan’da yaşar. Nüfuslarını yarısı şehirlerde yaşar.
15.Nogaylar. Kuzey Kafkasya’nın Türkçe konuşan halklarından biridir. 2002 yılı verilerine göre Rusya’da 91 bin Nogay yaşıyor, bunların 34 bini Dağıstan’da, 7 bini Çeçenistan’da yerleşikti. Nogayların temel yerleşim alanları Nogay Stepleridir. Bu stepler bugün Dağıstan, Çeçenistan ve Stavrapol arasında bölünmüştür.
16.Tatlar. Rusya Federasyonu’na bağlı Dağıstan Özerk Cumhuriyeti içinde yaşayan çeşitli halklar vardır. Tatlar Dağıstan’da yaşayan küçük bir halktır. Azerbaycan ve İran’da yaşayan Tatlar da vardır. Tatların anavatanı İran’ın dağlık bölgesinin kuzeybatı taraflarında, Tahran ile Kazvin arasında bir bölgedir. İran’da 300 bin Tat yaşıyor. 1989 verilerine göre Azerbaycan’da 11 bin, Dağıstan’da 13 bin Tat yaşıyor. Onlar kendine “Tag” diyorlar, Hint Avrupa dil grubundan İran dil ailesine ait bir dil olan Tatça konuşuyorlar.
17.Tabasaranlar. Dağıstan’ın kalabalık halklarından biridir. 1989 verilerine göre nüfusları 99 bindir. Bunlardan 79 bini Dağıstan’da yaşıyordu. Ağullar Tabasaranlara Ukhanar (Dağ insanları), Lezgiler ise Kabganar diyor. Dağıstan’ın güneydoğusunda yaşıyorlar. Dilleri Lezgi dil ailesindendir. Tabasaran dili yazılı bir dildir. 1932 yılında oluşturulan Latin esaslı alfabe 1938’de Rus esaslı alfabeyle değiştirildi.
18.Dağlı Yahudiler. Kendilerine “Cugur” veya “Curgo” diyorlar. Dağlı Yahudiler Dağıstan’da ve Kuzey Kafkasya’da başka noktalarda yaşıyorlar. Kuzey Azerbaycan’da yaşayan Dağlı Yahudiler de var. Önceleri dağlarda yaşıyorlardı ancak 19. Yüzyıldan itibaren düzlüklere de indiler. Tatlarla aynı dili konuşmaları münasebetiyle, siyasi amaç ve hedefler doğrultusunda, Dağlı Yahudiler nüfus kayıtlarına 1930’dan başlamak üzere, 1960-1970’li yıllarda Tatlar olarak yazılıyordu. Bilim insanları onların bir zamanlar İran’a yerleşen eski Yahudilerin soyundan olduğunu belirtiyor.
19.Andiler (Andielebi). Dağıstan’ın en eski halklarından biridir. Onlar kendilerine Gvanal diyor. Dağıstan’ın kuzeybatısında yaşıyorlar. 1938 yılındaki nüfusları 9750 kişiydi. Daha sonra Andilerin nüfusu ayrı olarak sayılmamış, onlar da Avarların (Khundz) içinde sayılmıştır. 2002 yılında Moskova’da Dağıstan halkları hakkında yayımlanan bir kitapta, Andilerin sayısının 2001 yılı değerlendirmelerine göre yaklaşık 40 bin olduğu belirtilmiştir.
20. Akhvakhlar (Akhvakhelebi). Akhvakhlar Dağıstan’ın en eski halklarındandır. Sayıları çok azdır. Toplam nüfusları yaklaşık 6.500 kişidir. Bunlardan 4 bin kişi Dağıstan’da 2 bin kişi Azerbaycan’da yaşamaktadır. Kendilerine Aşvado derler. Bazı komşuları onlara Sadaklitus diyor.
21.Bagulallar. Batı Dağıstan’da yaşayan Andi soyundan küçük bir halk olup kendilerine Bagulal derler ve toplam nüfusları 5 bin civarındadır.
22.Botlikhler (Gürcüce Botlikhelebi). Dağıstan’daki küçük halklardan biridir. Kendilerine Baukhadi veya Biukhali derler. Dağıstan’ın batısında yaşarlar, 6 bin civarında nüfusları vardır. Diğerleri gibi bunların da kendi dilleri var, Andi soyundan bir halktır.
23.Dodoberiler. Dağıstan’daki en küçük halklardan biridir, nüfuslarının 4 bin civarında olduğu hesaplanmaktadır. Kendilerine Ğibdidi veya Ğibdili diyorlar. Avarlar onlara Dodoberi diyor.
24.Karataylar. Dağıstan’ın batı kesiminde yaşıyorlar. Çeşitli kaynaklara göre Kartayların sayısı 6.500-7.500 civarındadır. Gürcü İoene Bagrationi (1768-1830), bir vadinin Kalalelni yani Karatayların köylerinden oluştuğunu ve 1265 aile yaşadığını söylüyor. 1938’de Karatayların nüfusu 6700 kişiydi. Sonraki yıllarda Kartayları nüfus kayıtlarında Avar olarak yazdılar.
25.Tindiler. Orta Dağıstan’ın kuzeybatısında yaşıyorlar. Kendilerine İderi diyorlar. Onların bir kısmı Azerbaycan’ın Hereti bölgesindeki Zakatala’ya göç etti. Yukarıda saydığımız diğer halklar gibi bunların da kendi ayrı dilleri var. 1995 yılında nüfusları 10 bine ulaştı.
26.Çamaleler. Kendilerine Çamaiga diyorlar. Dağıstan’ın Andi halklarından biridir. Gürcü İoane Bagrationi’ye göre 18. Yüzyıl sonunda 1207 aileden oluşuyorlardı. Şu anki toplam nüfusları 9.500 kişidir.
27.Didolar. Dağıstan’ın batı kesiminde yaşayan küçük halklardan biridir. Gürcülerle doğrudan ilişkileri vardı ve Gürcistan sınırında yaşıyorlar ve kendilerine Tsezi diyorlar. Ttsezi Kartallar demektir. Eski Gürcü kaynaklarında çok kez bu bölgeden bahsedilmiştir. Dido, Dağıstan’ın Gürcistan etkisi altında bir bölgesiydi. 1989 verilerine göre nüfusları 9 bin kişiydi. Didolar Dağıstan’ın Tsezi halklarından biridir.
28.Kapuçeliler (Bejtieller). Dağıstan’ın batısında yaşayan küçük Tsezi halklarından biridir. Ruslar onlara Bejtieller, Avarlar ise Khavtsal diye hitap ediyor. Onların kendilerine verdiği özel bir isim yok, köylerine göre kendilerini tanımlıyorlar. Bejtieli de onların önemli köylerinden Bejta’dan geliyor. Toplam nüfusları 9 bin kişi olup 8 bini Dağıstan’da, bin kişi ise Gürcistan’da yaşıyor.
29.Khvarşiller. Batı Dağıstan’da yaşıyorlar. Nüfusları 2.500 kişidir. Sovyet döneminde Khvarşilleri maalesef Avar olarak nüfusa kaydediyorlardı. Kendilerine Akilko veya Atlilko diyorlar.
30.Hinukhlar. Kendilerine Hinozi veya Henoze derler. Avarlar onlara Henukal diyor. Dağıstan’ın güneybatısında, Gürcistan’ın kuzey (Kakheti-Tuşeti) sınırına birkaç km mesafede yaşıyorlar. Toplam 600 kişiler. 25-30 aile Gürcistan’da yaşıyor. Kafkasya savaşı onları çok etkiledi. 19. Yüzyılın son çeyreğinde sayıları 26 aileye kadar düştü. Rus kolonizasyonuna karşı 1877 ayaklanmasına katıldılar, ayaklanma bastırılınca birçok Hinukh Türkiye ve İran’a göç etti, kalanlardan bir çoğu çeşitli yerlere sürüldü. Dilleri Kafkasya dil ailesinden Vaynakkh-Dağıstan dil grubuna girer.
31.Hunziler. Kendilerine Hunzal diyen bu halk Dağıstan’ın batı kesimi dağlık kesiminde yaşayan küçük Tsezi halklarından biridir. Toplam nüfuslarının 1.700 kişi olduğu tahmin ediliyor.
32.Arçibeler. Dağıstan’ın dağlık kesiminde yaşıyor, kendilerine Arşişdib diyorlar. Avarlar onlara Roçisel olarak hitap ediyor. Bugünkü nüfuslarının 1.200 kişi olduğu tahmin ediliyor.
33.Khaydaklar. Sovyet iktidarının başka halka dahil edip nüfusa kaydettiği Dağıstan halklarından biridir. Onları Dargu olarak kaydediyorlardı. Ruslar onlara Kaytaglar diyor. Dağıstan’da 37 Hhaydak köyü var. 1937 yılı nüfusları 17 bin kişidir.
34.Kubaçeller. Dağıstan’ın dağlık kesiminde yaşayan küçük halklardan biri olup 1995 yılı nüfusları 3 bin civarındadır. Kendilerine Ugbaug, Gugbug veya Ugbugan diyorlar.
35.Ağullar. Dağıstan’ın ulaşılması güç derin vadilerinde yaşıyorlar. Toplam 26 köyleri var. Bir kısmı 1960’larda ovalara göç etti. 2001 verilerine göre Dağıstan’da 17 bin, başka yerlerde 4-5 bin Ağul yaşıyor. Tabasaranlar onlara Rukuşanarta diyor.
36.Rutullar. Dağıstan’ın güneyinde yaşıyorlar. Rutul onların en büyük köylerinin ismi olup halkı ismi buradan geliyor. Onlar kendilerine Mikhabirler diyor. Her köyde yaşayan kendine başka bir isim veriyordu, aynı Rutul halkı yaşadığı köylere göre değişik isimle kendini adlandırıyor, yani ortak bir endoetnonimleri yoktur. Dağıstan’da 15 bin, tüm Rusya’da toplamda 20 bin, Azerbaycan’da da 900 Rutul yaşıyor. Dilleri Dağıstan Dillerinden Lezgi dil grubuna girer. 1993 yılında Rusça harflerle bir alfabe oluşturdular. Dilleri 14 sesli ve 38 sessiz harften oluşan zor bir sistemdir.
37.Tsakhurlar. Dağıstan dağlık kesiminde yaşayan bir halktır. Tüm Rusya’da 6.200 Taskur yaşarken bunlardan 5.200 kişi Dağıstan’da yaşamaktadır. Fakat Tsakhurların çoğu anavatanları dışında, bugün Azerbaycan’a ait olan eski Gürcü toprakları Doğu Kakheti yani Hereti’de yaşıyorlar (14 bin kişi). Tsakhurların toplam sayısı yaklaşık 21 bin kişidir. Kendilerine İikhbi diyorlar.
Erdoğan Şenol (ერეკლე დავითაძე)
Kaynaklar:
http://kartvelologybooks.tsu.ge/…/Kavkaciic%20_xalxta…
https://sangu.edu.ge/index.php/ka
http://opac.iliauni.edu.ge/eg/opac/record/75
http://dspace.gela.org.ge/…/4/religia%20da%20kultura.pdf
https://turk-dunyasi.cokbilgi.com/azerbaycan-nufusu/
https://kavkazplus.com/news.php?id=325