FOTOĞRAF: Soldan başlayarak: Coğrafya öğretmenimiz Mustafa Dağdelen, dördüncü kişi –bağrı yanık– Turgut Çeviker, benim sağ omuzumdan bakan –Ayvacık İmparatoru– Cevdet Karakoç, Alper Süren, ?, Hasan Yeşildal. Sağ taraftan: Seval Altıkulaç ve eli omuzunda ve geriden bakan Âdem Kurukaya. (Adını anımsayamadığım okul arkadaşlarım bana darılmasın. Kim kimdir, bilenler “yorum” satırlarına yazarsa sevinirim. (Pazar, 23 Nisan 1967 • Fotoğraf: Foto Park Kardeşler)
”Çarşamba Lisesi’nde o öğrenci olarak kendini futbol dünyasına hazırlarken ben de kültür dünyasına girebilmek için kendimi hazırlamaya çalışıyordum. Âdem ile aramda ortak olan şey, kendimize koyduğumuz “gelecek”e inanmak ve onun için sonsuz bir arzuyla çabalamaktı. Âdem’de en beğendiğim şey buydu; işini delice sevmesi ve kendine hiçbir zaman torpil yapmamasıydı”.
ÂDEM KURUKAYA’NIN YİTİMİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Çarşamba’nın –ve belki de Türkiye’nin– yetiştirdiği önemli futbolculardan biri olarak kendini kanıtlamış olan Âdem Kurukaya’nın pençeleştiği rahatsızlıktan kurtulamayarak bu dünyadan dün (5 Aralık, Cumartesi 2020) ayrıldığını üzülerek öğrendim.
Âdem ile aynı yıllarda ortaokul ve liseyi Çarşamba’da okuduk. Koltuk altında okul çantasından çok futbol topu taşırdı. Tepeden tırnağa bir futbolcu gibi yetiştirdi kendini. Sigara içmezdi. Sanki büyük bir takımın oyuncusuymuş gibi kendini çalıştırırdı. Gözü sadece futboldaydı; o delikanlı yıllarda adını bir gönül hikâyesinde bile duymazdık. Kararını vermişti, futbolda çıtasını çok yükseklere koymuştu.
Önce Çarşamba Lisesi takımında, sonra Çarşamba Gençlik Kulübü’nde oynadı; kendini gösterdi. Birlikte top koşturduğu birçok oyunca, aynı zamanda okul ve/ya mahalle arkadaşıydı. Hepsinden iyiydi. Sonra Samsunspor’un kapılarını açtı. Orada kendini Türkiye çapında gösterme olanağı buldu. Genç Ulusal Takım’a giriş için fazla beklemedi; kadro sanki onu bekliyordu.
Âdem, Samsunspor’da büyük bir yıldız adayı olarak fırladı… Samsunspor’da kaç yıl oynadı bilemiyorum, ancak kendini Beşiktaş’ta buldu; Ulusal Takım’a girdi… Âdem’in Beşiktaş sonrası futbol macerası konusunda bilgim yok; çok zaman geçti unutmuşum. Bildiğim. Futbolda kendini arzu ettiği ölçüde gösteremediği veya takımların (ayak oyunları nedeniyle) yeterince sahalara inme şansı yakalayamadı. Sonuçta, çok uzun yıllar futbola hizmet verebilecek bir donanımda olan Âdem’in futbol hayatı yeterince uzun olamadı.
Çarşamba Lisesi’nde o öğrenci olarak kendini futbol dünyasına hazırlarken ben de kültür dünyasına girebilmek için kendimi hazırlamaya çalışıyordum. Âdem ile aramda ortak olan şey, kendimize koyduğumuz “gelecek”e inanmak ve onun için sonsuz bir arzuyla çabalamaktı. Âdem’de en beğendiğim şey buydu; işini delice sevmesi ve kendine hiçbir zaman torpil yapmamasıydı.
O bir demirci babanın oğluydu. Değirmenbaşı’nda babasının demirci dükkânında demir döğerken, Çarşamba Pazarı’nda tütün iğnesi satarken gördüğümü anımsıyorum…(1) Yüzünde yoksulluk bir mühür gibiydi. Bütün hayatı, o mührü silip atmak, en alttan gelen bir insanın yükselişini kanıtlamak için mücadele vermek için geçti…
Âdem’i anmak için, bu yazıya eşlik edecek bir fotoğraf paylaşıyoru.. Âdem (sağ üste) iki öğrenci arkadaşımızın arkasından bakıyor geleceğe.
Âdem’in eşi Sultan’a, ailesine, dostlarına ve futbol dünyasına baş sağlığı diliyorum. Anısı, daima sevenlerinin kalbinde yaşasın, stadyumlarda hep yankılansın…
Âdem Kurukaya ‘in Arkadaşlarından önemli katkı!
(1) Mahmut Birinci: Ademin babası demirçi değildi.Babam ve amcamın oğlu demirciydi.Ademde bizimle birlikte yaz tatilinde tütün iğnesi yapımına katkıda bulunur ve okul harçlığını çıkarırdı.Adem amcamın kızdan torunudur.Çarşamba Gençlik Kulübünün kapanmış olduğunda,Ümit Gençlik adı altında takım oluşturmuş,karşı mahalle takımları arasında maçlar düzenlemiştik.Adem bizim takımın as oyuncusu idi.Bafra,Samsun demirspor gibi takımlarla maçlar yapmış,Muaffak Alişan,Renda Alişan ve Ahmet Torun`un destekleri ile bir yaz tatilinde bayağı dikkat çekmiştik.Sonucta mahalle takımlarının bu çıkışları Çarşamba Ğençlik Kulübünün yeniden yapılanmasına vesile olmuş ve o yıl Samsun amatör liginde şampiyonluk yaşamıştır.
Dilber Süren: Değerli insan Çarşamba mızın yetiştirdiği, futbol camiasının önemli ismi, çok sevdiğim arkadaşım dostum kardeşim Sultan ımın sevgili eşi bulunduğu yerden çok daha iyilerine layık büyük yetenek Adem KURUKAYA sonsuz uykusunda huzur içinde uyusun. Yaşamı boşa giden değerlerden biri olan ağabeyim Alper Süren i görmek de yüreğimi ikinci kez sızlattı.Bu fotoğraf bende yoktu. Bu eşsiz anı için teşekkür ederim Turgut.
Ali Rıza Çakır: Orta ikinci sınıfta yarım dönem aynı sırayı paylaştık.Okulda elit gurubundada oldukça başarılıydı.Arkadaş canlısı,kendi halinde, dürüst bir arkadaşım olarak hatırlıyorum.Beşiktaşa transfer olduğunu duyduğumda gs.lı olduğum halde bir maçını seyretmek için gitmiştim.Birbirimize mutlaka az da olsa hakkımız geçmiştir.Ben hakkımı helal ediyorum.Allah rahmet eylesin .Mekanı cennet olsun inşallah.