Sokhumi / სოხუმი
Batı Gürcistan’da, işgal altındaki Gürcistan toprağı Apkhazeti (Abhazya) bölgesinde kent. Yasal Apkhazetis Avtonomiuri Respublika yani Abhazya Özerk Cumhuriyeti başkentidir. Karadeniz kıyısında, Sokhumi Körfezi’nde yer alır. Başkent Tiflis’e 444 km, Zugdidi’ye 100 km, Kutaisi’ye 195, Batum’a 230 km mesafededir.
1992-1993 yıllarında cereyan eden “Apkhazetis Omi” denen Abhazya Savaşı’na kadar; faâl havaalanı, demiryolu istasyonlarıyla Gürcistan’ın en önemli sanayi, lojistik kentlerinden, kültür merkezlerinden biri ve en önemli turizm merkeziydi.
Gürcistan’dan koparılan ve fiilen Rus işgalinde olan, kimsenin tanımadığı sözde bağımsız de fakto Abhazya’nın merkezi olan Sokhumi, nüfusu azalmış, daha önceki tüm fonksiyonlarını kaybetmiş; atıl durumda, harabe haline gelmiş yapılarla dolu, artık havaalanı da demiryolu da işlemeyen, hiçbir yatırım ve gelişmenin olmadığı, bakımsız bir durumdadır.
Sokhumi’den 1993 yılında sürülen yasal, seçilmiş Abhazya Özerk Cumhuriyeti Hükümeti Tiflis’te halen aynı adla formalite düzeyindeki mevcudiyetini sürdürmektedir. Sokhumi Üniversitesi de savaştan sonra Tiflis’e taşınmış, Gürcistan’ın devlet üniversitelerinden biri olarak orada eğitim vermeyi sürdürmektedir. Bu dönemde on binlerce Sokhumili de evlerini ve kenti terk etmek zorunda kalmış olup büyük çoğunluğu Gürcistan’ın diğer bölgelerinde yaşamlarını sürdürmektedir. Yurtlarından sürülenlerin evlerine ise Abaza/Rus/Ermeniler yerleştirilmiş, bir kısmı ise atıl durumdadır.
Sokhumi Kolkheti Krallığı’nın önemli ticari ve kültürel merkeziydi. MÖ 6. Yüzyılda Sokhumi’nin olduğu yerden Dioskuria adıyla bahsedilir. Dioskuria kalesi yıkıntıları günümüzde su altında kalmıştır (Bknz Dioskuria maddesi).
Parnavaz döneminde Kartli (İberia) Krallığı içindeki eristavlıklardan yani prensliklerden biri olan Kuci dönemi Egrisi’si Sokhumi’nin olduğu toprakları da kapsıyordu.
MS 1. Yüzyılda ise Sokhumi’nin adı Sebastapol idi. Roma İmparatorluğu eski Kolkheti Krallğı topraklarının bu kesimindeki kıyı bölgesini işgâl etti ve miladi 75 yılında kıyıda garnizon inşa ederek Sebastapol adını verdi. Sebastapol’deki Roma birliği, Roma’nın 13. Lejyonuna dâhildi. Burası çevredeki yerel kabileler için hayati önemi olan bir ticaret merkezi idi. Roma İmparatorluğu’nun bölgedeki etkisi kaybolunca, kent Apşil kabilesinin merkezi oldu.6. Yüzyıl başında Sebastapol Bizans’ın eline geçmiştir. Bu Egrisi (Lazika) Krallığı’nın da Bizans hâkimiyetine girdiği dönemdir.8. Yüzyıl sonunda Bizans hâkimiyetinden kurtulan Abhaz prensleri Abhaz Krallığı ya da Egrisi-Abhaz Krallığı adlı Gürcü krallığını, eski Egrisi (Lazika) Krallığı’nın devamı olarak canlandırdı. Bu dönemden itibaren bu kentin adı Tskhumi’dir [ცხუმი]. Bugünkü Sokhumi/Sohumi/Sohum adı bu Tskhumi’den gelir. Tskhumi Kartveluri dil ailesi üyesi Svanca bir kelime olup bilimsel adı “Carpinus betulus” olan gürgen ağacının Svanca adıdır.8. Yüzyıl sonunda Sokhumi, Egrisi-Abhaz Krallığı’nın Tskhumi Eristavlığı’nın merkezi idi. İki Gürcü krallığı; Egrisi-Abhaz Krallığı ile Tao-Klarceti Krallığı 10. Yüzyıl sonunda birleşti, Gaertianebuli Sakartvelos Samepo yani Birleşik Gürcistan Krallığı oluştu. 11.-13. Yüzyılda Tskhumi gelişti. Bagrationi hanedanı Tskhumi’ye büyük önem veriyor, yatırımlar da yapıyor, 999 yılında Bagrati Kalesi ve Bedia Katedrali’ni inşa ediyorlardı.
Tskhumi bu dönemde çok önemli bir liman ve ticaret merkezi kent oldu. 14. Yüzyılda Cenevizliler Gürcistan kralının izniyle Sokhumi’de ticaret kolonisi kurdular. Bu dönemde Ceneviz ticaret kolonileri birçok ülkede yaygınlaşmıştı.
Gürcistan Krallığı içindeki eristavlıklardan biri Odişi (Samegrelo) Prensliği idi. Odişi (Samegrelo) prensleri Dadianiler 1359 yılında Tskhumi’ye hâkim oldular ve Odişi (Samegrelo) ile birleştirdiler.14.-15. Yüzyıla ait Avrupalı kartografların yaptığı denizcilik haritalarında Tskhumi (Sokhumi) üzerinde Gürcistan Krallığı bayrağı vardır ve “Porto Mingrello” yani Megrel liman kenti olarak geçer.
Tskhumi’deki ticaret kolonisi 1478 yılına kadar varlığını sürdürdü. Osmanlıların İstanbul’u aldıktan sonra Gürcistan kıyılarına yönelip Sokhumi’ye akınlar düzenlemesi buradaki Ceneviz ticaret kolonisinin sonunu getirdi.
Osmanlıların Sokhumi’yi alarak garnizonlarını yerleştirmesi 1578 yılında oldu. İlk Osmanlı varlığı kısa sürdü. Bu tarihten sonra mevcut kaleyi tahkim ettiler. Osmanlılar “Tskhumi [ცხუმი]” adını telaffuz edemediği için bu terimi Türkçe fonetiğine uygun olarak “Sohum” şeklinde aldılar ve kale ve kente “Sohumkale” dediler.
Tskhumi’nin Osmanlı versiyorunu olan Sohum bugün de Türkçede bu şekilde kullanılır. Gürcüler ise sonraki dönemlerde Osmanlı versiyonu Sohum’u kendi dillerinde Sokhumi [სოხუმი] olarak kullanmaya başladılar ve bugün de kentin adı Türkçede Sohum, Gürcücede Sokhumi’dir. Eski Tskhumi adı da Gürcü kilise dilinde halâ kullanılmaktadır. Gürcistan Patriği İlia aynı zamanda Tskhumi Başpiskoposudur.
15. Yüzyıl sonunda (1490 yılı) Gürcistan Krallığı parçalandı; üç krallık ve onlara bağlı prensliklere bölündü. Bu dönemde Odişi (Samegrelo) Prensliği, Apkhazeti’yi de kapsıyordu. Bahsedilen Apkhazeti ise Sokhumi’den daha ötede bulunan Anakopia (Akhali Atoni) ve ilerisinin adıydı. Sokhumi de dâhil olmak üzere Gali ile Akhali Atono (Yeni Afon) arası o zaman Apkhazeti (Abhazya) değildi.
Osmanlılar 1578 yılında aldıkları Sokhumi’yi 1580 yılında terk ettiler. Evliya Çelebi’ye (1611-1682) göre Samegrelo ve Abhazya Osmanlı vasalıdır fakat buralarda bu dönemde Osmanlı askeri birlikleri bulunmamaktadır.
Osmanlılar 1475 yılında Kırım Hanlığı’nı kendilerine bağlamıştı. Osmanlı egemenliği altındaki Kırım Hanlığı tüm Kuzey Kafkas halklarını Gürcistan’a karşı kışkırtıp cesaretlendiriyordu. Kuzey Kafkasya’da, Akua çevresindeki Abazaların (Apsuvalar) dağ geçitlerinden ve Ciketi üzerinden Apkhazeti’ye yayılmasının temeli böyle atıldı.Bu dönemde Anakopia (Yeni Afon) ve ötesini kapsayan, Apkhazi [აფხაზი] denen eski Gürcülerin yaşadığı ve Gürcü feodal Şarvaşidzelerin yönetimindeki eski Apkhazeti (Abhazya), kuzeybatıdan gelen Ciklerin saldırılarına maruz kalıyordu. Bu 15. Yüzyıl sonunda başlayan ve uzun süren bir süreçtir.
16. Yüzyılda kuzeyli Cik gruplarının Apkhazeti (Abhazya) ve Odişi’ye (Samegrelo) baskınlar düzenlemesi, Gürcistan kıyılarına sahip olmak isteyen dönemin Osmanlı siyasetinin önemli bir yönünü teşkil ediyordu.
Abhazya’nın (Gudauta ve ilerisi) etnik yapısı da bu dönemde değişmiştir. Apkhazeti’nin eski Gürcü halkı “Apkhazilerin” bir kısmı gelenlerin arasına karıştı, bir kısmı onlarla savaşırken öldü, bir kısmı ise bölgeyi terk etti. Burada soylu sınıf ve tüm yönetim ise Gürcülüğünü korumaya devam etmiştir. Gürcüler bundan sonra da, etnik değişikliğe rağmen eski etnik Gürcü terimi olan Apkhazi ile bölge insanına hitap etmeyi sürdürmüştür.
Odişi (Samegrelo) prenslerinin vasalı olan Anakopia’nın (Yeni Afon) ilerisindeki Apkhazeti’nin Gürcü feodalleri Şarvaşidzeler, 16. Yüzyıl sonunda Odişi (Samegrelo) ile mücadeleye giriştiler. Abhazya feodalleri Şarvaşidzelerin Odişi (Samegrelo) ile mücadelesi 17. Yüzyılda Abhazya’nın genişlemesi ve Likhni (Zupu) merkezli bağımsız prenslik olmasıyla sonuçlanmıştır.
17. Yüzyıl sonunda Sokhumi kalesine Abhazya Prensleri Şarvaşidzeler yerleşmiştir. Kentin eski gelişmiş halinden ise eser kalmamıştır.
18. Yüzyılda Osmanlılar Samegrelo ve Abhazya üzerine cezalandırıcı seferler düzenlemiştir. 1723 yılında Padişah, Abhazya prensi Rostom Şarvaşidze’ye bazı lütuflarda bulunmuştur. Bu dönemde Sokhumi kalesinde Rostom’un yeğeni Giorgi Şarvaşidze vardır. 1731 yılında Sokhumi kalesinde Osmanlı garnizonu vardır. Bu yüzyılın ikinci yarısında Abhazya’nın kıyı bölgeleri Osmanlılar tarafından kontrol edilmektedir.
1810 yılında Ruslar Sokhumi’yi kuşatarak Osmanlılardan aldı. Abhaz Prens Giorgi Şarvaşidze halkın huzurunda gerçekleşen resmi törenle Rusya’ya bağlılık yemini etti.
19. Yüzyılda Gürcistan’ın tamamı Rusya’nın eline geçtikten sonra Gürcistan’daki feodal dönem krallık ve prensliklerinin tümü sırayla ortadan kaldırıldı. Gürcistan Rusya içinde iki vilayet oldu. Bunlar, doğuda Tiflis Guberniyası ve batıda Kutaisi Guberniyası idi. Sokhumi de tüm Abhazya ile birlikte bu dönemde Kutaisi Guberniyası’na bağlıydı.
Çarlık Rusya’sı 1917’de yıkıldı. Eski Gürcistan toprakları üzerinde 1918 yılında bağımsız Demokratik Gürcistan Cumhuriyeti kurulduğunda, 1921’de Gürcistan Bolşevikler tarafından işgal edilene kadar Sokhumi de bu devletin içindeydi. 1918 yılında bağımsız Demokratik Gürcistan Cumhuriyeti kurulduğunda, 1919 yılında Abhaz Halk konseyinin istek ve onayı ile Abhazya’ya Gürcistan içerisinde yerel otonomi (içi şlerinde özerklik) tanınmıştır.
1920 yılında Rusya belirtilen sınırlara sahip Gürcistan’ın bağımsızlığını tanımıştı. Abhazya ve Güney Osetya da böylece Rusya tarafından Gürcistan’ın sınırları içerisinde resmen tanınmış oldu.
Sovyetler Birliği döneminde de Gürcistan içinde bir kent olan Sokhumi, Gürcistan’ın bağımsızlığını ilan etmesi üzerine, Gürcistan’a bedel ödeten, bu ülkedeki varlığını sürdürmek isteyen Rusya tarafından 1993 yılında Gürcistan’dan kopartılmıştır.
Kaynak : Gürcü Ansiklopedik Sözlüğü/ქართული ენციკლოპედიური ლექსიკონი